Badem Çiçeği Festivali 7-9 Şubat'ta
7-9 Şubat tarihleri arasında Datça'da Badem Çiçeği Festivali düzenleniyor. Beyazın ve pembenin tüm tonlarının bir araya geldiği festival, katılımcılarına görsel bir şölen sunuyor.
7-9 Şubat tarihleri arasında Datça'da Badem Çiçeği Festivali düzenleniyor. Beyazın ve pembenin tüm tonlarının bir araya geldiği festival, katılımcılarına görsel bir şölen sunuyor.
İlk olarak 2018 yılında düzenlenen Datça Badem Çiçeği Festivali, bu yıl üçüncü kez konuklarını ağırlamaya hazırlanıyor. Datça Yarımadası’nın doğal güzelliklerinin yanı sıra yerel kültürü ve tarihinin de ziyaretçilerle paylaşıldığı festival 7-9 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
Festivalin ziyaretçilere unutulmaz üç gün yaşatacağını belirten Datça Belediye Başkanı Gürsel Uçar; “Datça bademinin özelliği niceliğinde değil, niteliğinde. Türkiye badem üretiminin %10’unu karşılayan Datça’da tespit edilebilmiş 85 çeşit badem türü bulunuyor. Datça’da bademler susuz tarımla yetiştiriliyor. Tüm dünyada badem fiyatları bademin iriliğine ve lezzetine göre belirleniyor. Datça bademi tamamen sulu tarım ile üretilen en iri Amerikan bademinden bile yaklaşık yüzde 40 oranında daha iri, ağır ve lezzetli. Datça’daki badem ağaçları, Ocak ve Şubat aylarında bembeyaz çiçeklerini açarak baharın gelişini müjdeliyor. Badem çiçekleriyle papatyaların buluştuğu zamanlar Datça’nın en harika zamanları. Badem Çiçeği Festivali, Datça’nın bu harika zamanına tanıklık etmek, şehirden biraz uzaklaşıp nefes almak, doğaya dönüp Ege ile Akdeniz’i kucaklayan Datça’nın en özel lezzetlerini deneyimlemek, farklı atölyelerde hoş vakit geçirirken yeni şeyler öğrenmek için müthiş bir fırsat. Datça merkezinde, Palamutbükü ve Hızırşah panayır alanlarındaki el emeği ürünler ve hediyelik eşya stantları, badem ürünleri ve yöresel yemek satışları, çocuk ve yetişkinlere yönelik renkli ve yaratıcı atölyeler, Datça’ya özgü dans gösterileri ve sahne performanslarıyla üç gün sürecek olan festivalimizde ziyaretçilerimize çok çeşitli etkinlikler sunuyoruz. Ayrıca, ziyaretçilerin tercihlerine göre katılabilecekleri turlar ve doğa yürüyüşleri ile yarımadanın dört bir yanını keşfetme, tarihini ve kültürünü deneyimleme imkânı var. Festival boyunca ziyaretçilerimize unutulmaz üç gün yaşatmayı amaçlıyoruz. ” dedi.