3'lü Masanın Konuğu Saatcı Oldu
İyi Parti Fethiye Belediye Başkan Adayı Behçet Saatcı, 3'lü Masa programına konuk oldu. 1999-2014 yılları arasında Fethiye Belediye Başkanlığı görevinde de bulunan Saatcı, 'Fethiye Belediye başkan adaylığım tamamıyla zorunluluk ve sorumluluk' ifadelerini kullandı.
Fethiye Haber, Fethiye TV ve FRT TV ortak yayını ile ekranlarda olan 3’lü Masa programının konuğu İyi Parti Fethiye Belediye Başkan Adayı Behçet Saatcı oldu. Merak edilen konulara tek tek açıklık getiren Başkan Adayı Saatcı; Ayyıldız Gündem Gazetesi Köşe Yazarı Gürhan Cengiz, Gerçek Fethiye Gazetesi Haber Müdürü Emrullah Gök, Manşet Fethiye Gazetesi Köşe Yazarı Sedat Ünal’ın sorularını yanıtladı. Yaklaşık bir 2,5 saat süren programda konuşan Saatcı, kendisine yöneltilen soruları içtenlikle cevapladı ve çarpıcı açıklamalarda bulundu.
SİYASİ PARTİLERDE ADAY BORSASI KURULDU
Fethiye Belediye Başkan adaylığı sürecini anlatan Saatcı, “Fethiye Belediye başkan adaylığım tamamıyla zorunluluk ve sorumluluk. Her gittiğim yerde bunu dile getiriyorum. Cumhuriyet Halk Partisi’nden veya AK Parti’nden belli arkadaşlarımız direk aday olabilseydi eğer bizim adaylığımız söz konusu bile değildi. Ben o arkadaşlarıma talep etmeleri halinde birikim ve tecrübemi sunacaktım. Türkiye’de siyasi partilerde bir aday borsası kuruldu. Liyakate bakılmadan, parayı veren aday oldu. Bu durum siyasi erozyonun uğradığı son nokta… Fethiye’de bunu birebir gördük. Cumhur İttifakı’nın Fethiye’de aday belirleme döneminde bir oyun kurulduğunu düşündük. Bunun üzerine Cumhuriyet Halk Partili, AK Partili, İyi Partili, Milliyetçi Hareket Partili, Memleket Partili, Zafer Partili arkadaşlar olarak oyunun bozulması gerektiğine karar verdik. Arkadaşlarımız benim önderliğimde yola çıkmaya kararı aldı. 20 yıl yaptığımız hizmetkarlığın bir fazlasını yapabilmek adına projelerimiz ile yola çıktık. Bizim kimseye kinimiz yok. Mevcut büyükşehir belediye başkanı Osman Gürün aday gösterilseydi, büyükşehir belediyesine adaydım” dedi.
NEZAKETSİZLİĞE NEZAKET İLE KARŞILIK VERMEDİK
2019 yılında devir teslim törenine katılım sağlamadı yönündeki soruya Saatcı, “Bize nezaket ile davranan kimseye, nezaketsizlik yapmadık. 2019 yılında ben büyükşehir belediyesine aday oldum, Fethiye’ye aday değildim. Zaman zaman da Fethiye oluyordum. O dönem beni ziyaret eden belediye başkan adayları oldu. Ama seçilen şahıs bir defa gelmediği gibi belediye benim olmadığım bir günü tespit ederek geldiler. Biz de bu nezaketsizliğe nezaket ile karşılık vermedik. İlçe belediye başkanlığımda, büyükşehir yasasından önce belde belediyelerinin tümüne gereken desteği sunmaya gayret gösterdim. Varlıklarını benim yokluğuma borçlu olan arkadaşların, bize söyleyecekleri hiçbir şey yoktur” şeklinde cevap verdi.
FETHİYE’YE ÜVEY EVLAT MUAMELESİ YAPILDI
İyi Parti Fethiye Belediye Başkan Adayı Behçet Saatcı, “2014-2019 yılları arasında büyükşehir belediyesi, Fethiye’ye üvey evlat muamelesi yaptı. Sayın Osman Gürün başkan seçildikten sonra kendi masasında kalanlarla yetinmedi, ilçe belediyelerinin elinde gelir getirici unsuları alabilmek için mahkeme ya da Valilik nezdinde kurulacak olan birimle almaya kalktı. Su fiyatlarının düşmesi adına hukuki yollara başvuran da benim. Göreve seçildim takdirde yeniden Fethiye’nin hakkını her platformda savunmak benim görevim olacak. İktidar partisi diyor ki benim adayımı belediye başkanı seçmezseniz devletten gelecek hizmeti unutun. Büyükşehir belediyesi de diyor ki benim bulunduğum siyasi partinin adayını ilçenizde kazandırmazsanız yine hizmet yok. Bu insan haklarına, demokrasiye hukuka, insan özgürlüğüne aykırı ve yanlış bir söylemdir. İkisini de reddediyorum” dedi.
HUKUK ÖNÜNDE HESAPLAŞACAĞIZ
Başkan Adayı Saatcı, “Resmi olarak çalıştığımız şirketin sayfasından bakılırsa, 31 Mart 2019 tarihli Fethiye Belediyesi cari borcunun 14 milyon küsur olduğu görülecektir. Şu zamana kadar bana davet gelen bir dava ve suçlama olmadı. Bu sonuçlandığı zaman ben ve arkadaşlarıma bu ithamda bulunanlarla hukuk önünde hesaplaşacağız” ifadelerini kullandı.
PLANSIZLIKTAN KAYNAKLANAN SIKINTILAR VATANDAŞA YÜKLENİLEMEZ
Kaçak yapılar ile ilgili düşüncelerini aktaran Saatcı, “1999 yılında belediye başkanı seçildim. 25 yıl geçmiş Kayaköy’de imar planı yok. Plansızlıktan kaynaklanan sıkıntılar vatandaşa yüklenilemez. Burada en masum vatandaşımızdır. Edindiğim bilgilere göre Fethiye’de ortalama 3 bin villa bulunuyor. Bunların yüzde 10’u ruhsatlı, başka bir ifadeyle 2 bin 700 tane kaçak villa var. Evleri saymıyorum. Bunun ana sebebi devletin plan yapmayı geciktirmesi, sümen altı etmesi ya da ötelemesi… Ben bıraktığımda 8 bin kaçak inşaat vardı, şu anda bu rakam 20-30 bin civarına ulaşmıştır. Bunu yıkacak baba yiğit doğmadı” diye konuştu.
MAL VARLIĞIMI AÇIKLAYACAĞIM
Saatcı, “Denizbank Fethiye Şubesi orda… 200 bin TL’si annemin, 1 milyon 900 bin TL para var bankada. 200 bin TL’sini düşersen 1 milyon 700 bin TL eder. Karagözler Mahallesi’nde 2 evim var. Eşimin altınlarını da toplasan 300-500 bin TL’yi bulur. Zaten mal beyanında bulunacağım. Evin önüne bağladığım 4,5 metre polyester kayığım var. Yeşiüzümlü Mahallesi’nde 2 bin 700 metre, içerisinde 75 metre bağ evi olan bir tarlam var. Eşim Nesrin hanımın da annesinden kalan 4 dönüm portakal bahçesi, bir de Yanıklar Mahallesi’nde 3,5 dönüm hisseli tapusu var. Bahsi geçen işletmeler Yapı İmar Limited Şirketi tarafından ihale ile alt kiralama yetkisi ile verildi. Zarar ediyorlardı, devrettik. Otelde şu anda Ziver Zıllı ve oğlu Uğur Zıllı’ya ait. Tapusu elinizde. Onun da hikayesini anlatayım. Ziver abi beni aradı ve çağırdı. Yaşlandığını, eşinin rahatsız olduğunu ve çocuklarının İstanbul’da olduğunu söyledi. Bu otel 18,5 milyon Euro’ya satılık. Turizm ve otel işinden anlamadığımı dile getirdim. İşin duayeni Nurkaya Gündoğu’ya danıştım. Ben tekrar Ziver abi ile bir araya geldim. Otelin satış süreci devam ediyor. Biz 5 yıllık bir kira kontratı yaptık. Orada da şu madde var, eğer işletme satılırsa 31 Aralık’a kadar olan süreçte ya otelin kazanacağı para ya bize ödenecek ya da 31 Aralık’a kadar bize çalıştırma süresi verilecek. Biraz önce mal varlığımı söyledim. O para bizde nerde. Yaptığınız bir karalamanın gerçeklik payı olsun. Bir de altta hediyelik eşya satan bir arkadaşımız var. Orası da benim” açıklamalarında bulundu.
İLK İŞİM FETHİYE BELEDİYESPOR’U YENİDEN KURMAK
Başkan Adayı Saatcı, “Herkes beni sevmeyebilir. Benim kimseye kinim yok. Siyaset gözünüzü kör etmesin. Aynı sokaktan geçiyoruz, birbirimizin yüzüne bakabileceğimiz şekilde davranalım. Yarın altında kalacağımız söz veya sosyal medya ifadesi kullanmayalım. Başkan seçilirsem ilk işim Fethiye Belediyespor’u yeniden kurmak. Önce bir belediyeyi toparlayacağız. Kimseyi dışlayıp, ekmeğiyle oynamayacağız. Şu an belli kesim hariç belediye çalışanlarına mobing uygulanıyor. Bunu da sosyal demokrat bir yönetim yapıyor. Ben bıraktığımda bin 200 çocuğumuza burs veriyorduk, bin 100 çocuğumuz spor yapıyordu. 45 milli sporcumuz vardı” şeklinde konuştu.
SİYASİ GÖRÜŞE DEĞİL, LİYAKATE BAKTIM
Saatcı, “1999 yılında ilk seçildiğimde Şakir abinin ekibi ile çalıştım. Bunların içerisinde benle aynı siyasi düşünceyi paylaşmayan arkadaşlarım vardı. Ben hiçbirisi hakkında olumsuz bir kelime kullanmadım. Ama şimdiki yönetim maalesef istenmeyen ithamlarda bulunuyor. Hiçbir zaman siyasi görüşe değil, liyakate baktım. Belediye aile şirketi oldu. Bizim kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. O kadar rahatız ki… Olay bir kez daha belediye başkanı seçilmenin çok ötesinde. Her şehir, layık olduğu insanlar tarafından yönetilir. Alternatifsiz ve insanların sandığa gitmeyeceği bir ortamda insanlara yol gösterdik. Sevgili Fethiyeliler kimi seçerse eyvallah. Yaptığımız seçim çalışmalarının hepsi de gönüllülük esasıyla oluyor. İyi Parti’de yerel yönetimlerde borsa kurulmadı” dedi.