SEZON BAŞI KOYMUŞ OLDUĞUMUZ HEDEFE ULAŞACAĞIZ

3. Lig 3. Grup’ta mücadele eden Fethiyespor evinde Ceyhanspor’u 4-0’lık farklı bir skorla mağlup etti. Bu sonucun ardından puanını 56’ya yükselten lacivert beyazlılar zirve takibini sürdürmeye devam etti. Alınan galibiyetin ardından Teknik Direktör Selahattin Dinçel basın toplantısı düzenledi.
Düzenlediği basın toplantısında 1 haftalık aradan bahseden Dinçel,’’ Geçtiğimiz hafta ülkemizdeki olumsuz hava koşullarından dolayı maçlar 1 hafta ertelendi. Yaklaşık 10 günlük ara oluştu. Bu arayı Fethiyespor çalışarak geçirdi. Bizim açımızdan şu şekilde iyi oldu diyebilirim. Çok ciddi olmasa da birkaç oyunumuzda ufak tefek sakatlıklar vardı. Onların rehabilite süreci yaşadık bu zaman çalışma açısından da takımımıza olumlu yansıdı. Hafta sonu da İstanbul’a Tepecik deplasmanına gideceğiz. Mutlak her maçı kazanmak için çalışıyoruz. Biliyorsunuz avantajlı bir durumdaydık fakat avantajımızı şuan da yarıştığımız rakibe verdik. Ve arkadan da Ordu geldi. Bu hafta biz Tepecik maçını oynadıktan sonra 7 maçımız kalacak. Biz tabi öncelikle Tepecik maçını düşünüyoruz ama sezonun bütününe baktığımızda her maçı kazanmak için çıkacağız. Kesinlikle hedefimizden sapma yok. Sadece bir avantaj yitirdik ama herkes her şeyin bilincinde ve kalan 8 haftayı da en iyi şekilde değerlendirip sezon başı koymuş olduğumuz hedefe ulaşacağız. Bizim en ufak bir şüphemiz yok’’ dedi.

SERHAT’IN 2 YILDIR DEVAM EDEN SAKATLIĞI VARDI
Serhat’ın sakatlığı hakkında konuşan Dinçel,’’ Serhat’ın sakatlığı bugünlük sakatlık değildi uzun süreden devam eden yaklaşık 2 yıldır devam eden sakatlığı vardı. Devre arasında çok iyi tedavi süreci geçirdi. Toparlanır diye düşünürken özellikle ilk oynadığımız Kırıkkale maçında zeminin ağırlığından dolayı o sakatlık tekrar nüksetti. Şuanda takımdan ayrı doktor programına bağlı çalışıyor. Mart ayının sonuna kadar da o programa bağlı çalışacak. Ardından takımla çalışmaya devam edecek ve bu sürecin nasıl ilerleyeceği ve ne şekilde sonuçlanacağı Serhat’ın vücudunun tepkisine bağlı. O da Mart ayının sonundan önce net bir şey söyleyemeyeceğiz’’ diye konuştu.

BİZ KAZANDIĞIMIZ SÜRECE HEDEFE ULAŞACAĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUZ
Kendi oynadığımız maçlara odaklanıp kazanmayı düşünüyoruz diyen Dinçel,’’ Mutlaka rakibin maçları da önemli onlar da bu yarışın içerisinde ama biz kendi oynayacağımız maçlara odaklanıyoruz. Kendi oynayacağımız maçları kazanmaya odaklıyoruz. Biz kazandığımız sürece hedefe ulaşacağımızı düşünüyoruz. Rakiplerin maçları sadece maçlar oynandıktan sonra sonuca bakarak bizi ilgilendiriyor. Ama maç öncesi bizi çok fazla ilgilendirmiyor. Biz sadece kendi oynayacağımız maçlara odaklanıp kazanmayı düşünüyoruz’’ diye konuştu.

GÖREVE GELDİĞİMİZDE GENÇLERE OLAN BAKIŞ AÇIMIZI GÖSTERDİK
Genç oyuncuları değerlendiren Dinçel,’’ Biz sezon başı göreve geldiğimiz de gençlere olan bakış açımızı sanıyorum ki yapmış olduğumuz uygulamalar da gençleri takımın içerisine monte ederek gösterdik. Fakat hem oyuncu yetiştirmek hem hedefe gitmek aynı anda çok mümkün görülmüyor. Niye derseniz, sizden bir sonuç bekleniyor o sonuçta ligi zirvede bitirmek hedefe ulaşmak, bir üst lige çıkmak. Ve bunun yanında genç oyuncu yetiştirmek bu işin doğasında var ama yetiştirici kulüp hürriyetinde şuan değiliz biz hedefe giderken genç oyuncuları bünyemiz de gelişimine katkı sağlamaya çalışıyoruz. Kulübümüzün ilerleyen yıllarına kazanım olarak o gençlerin dönüştürülmesini istiyoruz. Ve bu yolda da doğru adımlar attığımızı düşünüyorum. Gerek kendi alt yapımızdan çıkardığımı gerek dışarıdan yetenekli genç diye nitelendirdiğimiz oyuncuları bünyemize dâhil ettiğimizi düşünüyorum. Bu genç oyuncular da Ceyhan maçı gibi zorluk derecesi düşük, Karabük maçı gibi zorluk derecesi düşük maçlar da kullanılabiliyor. Final maçı diye tabir ettiğimiz maçlar da bu gençleri kullanmak çok kolay değil ama Ceyhan maçında bu genç oyuncular geleceğe dair ışık verdiler. İnşallah Fethiyespor’a bu genç oyuncular katkı sağlayacak. Sayılar ne kadar artarsa Fethiyespor’un geleceği o kadar emin eller de olacaktır. Alt yapı da bu sene benim gözlemlediğim kadarıyla iyi bir çalışma var ama her zaman söylediğim bir şey var tesisleşmeyle ilgili çocukların, genç oyuncuların çalışması ile ilgili imkânlar çok yeterli değil. Sanıyorum ki yönetim kurulumuz, şehrimizi yöneten büyüklerimizle birlikte istişareler de bulunup alt yapıya yeni bir tesis kazandırma çalışması yapıyor. Ben şuanda takımımızda bulunan gençlerin Fethiyespor’a katkı sağlayacağını kesinlikle düşünüyorum ve inanıyorum en ufak bir şüphede duymuyorum. Bu süreçte ne kadar kullanırız onu zaman gösterecek. Ben gerçekçiyim konuştuğumu düşünüyorum. Çocuklar şuan A takım bünyesinde sezon başı bizimle birlikte çalışıp daha sonra alt yapı da çalışmalarına devam etmesini istediğimiz oyunculardan 2 tanesi yine bizimle şuan çalışmalara devam ediyor. Ve gelişimlerine biz de bu şekilde katkı sağlamaya çalışıyoruz’’ dedi.

BİZİM ÇOCUKLAR DÜNYA FUTBOLUNDA OLAN BİR PENALTIYI YAPMAK İSTEMİŞLER
Ceyhan maçında kaçan penaltı hakkında konuşan Dinçel,’’ Ceyhan maçında kaçan penaltı çok enteresan bir penaltıdır. Şöyle sanıyorum bizim çocuklar dünya futbolunda bir penaltı taktiği var onu yapmak istemişler. Ama sonuca ulaşmadı bu da bir tecrübe. Direk vuruşu daha doğru olduğunu düşünüyorum bunu da kendi içimizde konuştuk değerlendirdik. Dediğim gibi futbol da yaşadığın her an her pozisyon size deneyim olarak geri dönüyor. Çocuklar da bu yaşadıklarından tecrübe kazandılar diye düşünüyorum’’ ifadelerini kullandı.

PROFESYONEL BİR FUTBOLCU ŞEKLİNDE DAVRANMADI
Soner Birinci hakkında konuşan Dinçel,’’ Profesyonel futbolcunun davranmayacağı bir şekilde bir davranış sergiledi. O yüzden kadro dışı kaldı. Süreç bu şekilde ilerledi. Biz teknik sorumlu olarak ve kulüp yönetimi olarak bir karar aldık. Ve bu karar uygulanıyor şuan da bizimle birlikte değil ve olmayacakta’’ dedi.

APAÇİLERİN ARMAYI NE KADAR ÇOK SEVDİĞİNİ GÖRDÜK
Taraftarı değerlendiren Dinçel,’’ Geldiğim günden beri 12. adamın takımına ne kadar bağlı olduğunu apaçilerin armayı ne kadar çok sevdiğini gördük. İyi günde kötü günde her zaman takımlarının yanındalar. Bunu her platform da gönül rahatlığıyla söyleyebiliyorum. O sene bu sene olacak onlarla birlikte beş kaza meydanında inşallah o kupayı kaldıracağız. Diyorum ya en ufak bir şüphem yok, takımıma, yönetimime, takımıma, şehrime inanıyorum ve güveniyorum. Kalan bu 8 maçı da en iyi şekilde geçirecek ve Ligi zirvede bitirecektir’’ ifadelerini kullandı.

2. YARI FORMSUZ HAKEMLERLE KARŞILAŞTIK
Hakemler hakkında konuşan Dinçel,’’ Genel olarak hakem performanslarında biz en iyi şekilde Ligimizi sürdürürken 2. Yarı ne hikmetse inanılmaz formsuz, hakemler sonuca tesir eden düdükler ve bayraklarla karşılaştık. Bunlar kesinlikle mağlubiyetlerin bahanesi değil orta da bir gerçek var, orta da verilen ya da verilmeyen pozisyonlar var. Çıkarılan veya çıkarılmayan kartlar var. Bunlar saha içerisinde mücadele eden oyuncunun da o anda dengesini ve psikolojisini bozuyor. Tabi bizim bire bir yaşayamadığımız ve şahit olamadığımız fakat saha içerisinde diyalog boyutunu da birçok oyuncumuzdan farklı şeyler duyduk. 2. Yarı da neden böyle formsuz bir süreç Fethiyespor’u buldu diye düşünüyorum ama biz ne olursa olsun kendi işimize bakmamız gerekiyor. Ben özellikle şunu yıllardır söylüyorum basınla otururken söyleyişiler de hep şunu savundum dedim ki son yıllar da Türk futbolun da ve hakemlerin dışarıdan görüntüsüne baktığımız zaman eğitimli, kendini yetiştirmiş, genç yeni bir jenerasyon geliyor. Bu da Türk futbolu için çok büyük bir kazanç diye ben değerlendiriyordum. Fakat gerek bu son üst klasmanda ki hakemlerin emekliye zorunlu olarak ayrılması veya hakemliklerinin askıya alınması gerek alt liglerde ki bariz hataların oluşması inanın bizi de düşündürmüyor değil. Ama yorum yapmak istemiyorum, niye böyle oluyor? Bazı noktalara bizim müdahale olmamız mümkün değil. Acaba üst liglerin baskısıyla mı oluyor? Veya farklı durumlar mı söz konusu? İnanın bizde bu işin içinde yaşayan bu işin merkezinde olan insanlar olarak karasız kalıyoruz. Yorumlayamıyoruz bazen de susuyoruz ama ben kendi ligimizle ilgili şunu söylemek istiyorum o genç ve eğitimli nesli ben çok samimi, kendilerini yukarıya taşıyan yapı da olduklarını inanıyorum. İnşallah bu süreçte bu tür hakem hatalarıyla bir daha karşılaşmayız. Biz hiç kimseden ayrıcalık beklemiyoruz, bizim lehimize yaklaşsınlar istemiyoruz. Orta da ne varsa onu çalsınlar onu yönetsinler istiyoruz. Ama bu süreç belki futbol yaşamımız da ömrümüzde görmediğimiz bir süreç. 13 tane üst klasman hakemlerinin hakemliklerini askıya alınması enteresan bir durum. Ama bekleyip görmek, izlemek lazım. Bu iş nereye gidiyor? Nereye kadar ulaşacak? Kimse memnun değil, kazanan da kaybeden de şikayet ediyor. Ülkemiz de hakemler üzerinde bir baskı da var. Ben bu kadar baskının bu kadar spor programlarında hakemler üzerinde konuşmanın da doğru olmadığını düşünüyorum. Biz bazen antrenmanlar da düdüğü elimize alıp hakemlik yapıyoruz. Anlık karar vermek zorundasın inanın çocuklar bizim verdiğimiz kararlara da hocam el vardı, Hocam faul vardı, yoktu diyebiliyor. Binlerce kişinin izlediği müsabakalar da hakem anlık karar veriyor, insandır hata yapabilir. Ama kasıtlı hata yaptıklarına da ben inanmıyorum, inanmakta istemiyorum’’ dedi.