7 aylık hamile eşin kayalıklardan itildiği iddiasında bir duruşma daha geride kaldı
Fethiye'de kelebekler vadisinde 3 yıl önce fotoğraf çekilirken kayalıklardan düşerek hayatını kaybeden ve 7 aylık hamile olan Semra Aysal'ın olay günü kendiliğinden düşmediği eşi tarafından ittirilerek öldürüldüğü iddia edilerek Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.
İstanbul'un Pendik ilçesinde birlikte yaşadıkları eşi Hakan Aysal ile tatil için Haziran 2018'de Muğla'nın Fethiye İlçesinde bulunan Kelebekler Vadisi'ne giden ve 7 aylık hamile olan Semra Aysal, 18 Haziran 2018'de fotoğraf çekilirken kayalıklardan düşerek hayatını kaybetmişti. Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında Hakan Aysal'ın tatile çıkmadan kısa bir süre önce eşine 400 bin TL değerinde ferdi kaza sigortası yaptırdığı ve üzerine 119 bin TL'lik kredi çektiği öğrenilmişti.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Hakan Aysal'ın hamile karısını kayalıklardan iterek ölümüne yol açtığını iddiası ile Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi tarafından dava açılmıştı. 7 aylık hamile eşinin ölümüyle ilgili olarak eşi Hakan Aysal ‘Kasten adam öldürme' suçuyla tutuklanıp Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmaya başlamıştı. Geçtiğimiz duruşmalarda tanıklar dinlenmiş ve şüpheli Hakan Aysal hakkında ağır iddialarda bulunulmuştu.
Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinde ki duruşmaya bugünde devam edildi. Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile tutuklu sanık Hakan Aysal'a Kocaeli cezaevine bağlanma işlemi yapılamayınca tutuklu sanık günün duruşmasına katılamadı. Yaklaşık 1 saat boyunca tutuklu sanığa bağlanma işlemi aşırı yoğunluk nedeni ile gerçekleşemedi. Fethiye Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya maktul Semra Aysal'ın ağabeyi Nayim Yolcu ile avukat Mehmet Kerem Özgen, aile ve sosyal politikalar bakanlığı adına avukat Sunay Çelik Karakaş ile tutuklu sanık Hakan Aysal'ın avukatı Mehmet Buğra Çiçek katıldı. Tutuklu sanık Hakan Aysal'ın avukatı Mehmet Buğra Çiçek müvekkilinin “tutukluluk da geçirdiği süre, tutukluluğun cezalandırma yöntemi haline geldiğini göstermektedir” diyerek ikametgah sahibi olan müvekkilinin tutukluluğunun kaldırılıp tahliyesine karar verilmesini istedi.
Aile sosyal politikalar vekili avukat Sunay Çelik Karakaş, sigorta poliçesi işlemini yapan tanığa ulaşılamadığını görüyoruz diyerek zorla yakalama kararı çıkartılmasını istedi. Ancak tanık R.Ç'ye ulaşıldığı ve önümüzdeki mahkemelere geleceği ifade edildi. İddia makamı tutuklu sanık Hakan Aysal'ın tutukluluğunun devamına karar verilmesini isterken, mahkeme heyeti de Aysal'ın tutukluluğunun devamına karar verip duruşmayı ileri tarihe erteledi.
EKSİK HUSUSLAR VAR
Duruşmanın ardından gazetecilere değerlendirmede bulunan avukat Mehmet Kerem Özgen “SEGBİS'TE yaşanan bir problemden dolayı tutuklu sanıkla bağlantı yapılamadı. Ancak hem sanık vekil ve bizim talebimizle duruşmaya başlandı. Şu aşamada mahkemede hala eksik hususlar mevcut mahkeme delilleri toplamaya devam ediyor. Bugün itibariyle yine sanığın tutukluluğunun devamına karar verdi. Talebimiz doğrultusunda verilmiş bir karar, doğru olanda bir karar. Bir dahaki duruşma Ağustos ayına ertelendi, bu aşamada mahkeme gerekli eksikleri tamamlayacaktır” dedi.
TANIĞA ULAŞMAYA ÇALIŞILIYOR
Özgen “Banka yetkilisinin tanıklığı, sanığın iddiasında böyle bir durum var. Poliçenin banka görevlisi tarafından hazırladığı yönünde bir savunması olmuştu. Mahkeme bu nokta da tanığa ulaşmaya çalışıyor, bu aşamaya kadar adreslerine ulaşamadı mahkeme o noktada araştırmasına devam ediyor” ifadelerini kullandı.
ADALETİ ARAYACAĞIZ
Semra Aysal'ın ağabeyi Nayim Yolcu “adalet yerini bulsun istiyoruz” diyerek “Ne kadar uzun olursa olsun kilometrelerin önemi yok yeter ki adalet yerini bulsun. Bizim için yolların önemi yok, biz sessizce adaletimizi arayacağız. Bugün zaten yapılan duruşmada avukat beyin söylediklerini de duydunuz. Bekleyeceğiz, daha toplanacak evraklar var. Sanığın söylediği, banka görevlisinin 2 duruşmada da ulaşılamadığı, belirtilen adreslerde bulunamadığı belirlenmiş. Onun dışında o bekleniyor, adaletin yerini bulacağına inanıyorum. Adaletimize güvenimiz tam, inşallah adalet yerine ulaşacaktır” dedi.
DOĞACAK BEBEĞE TOPRAK İSMİNİ VERECEKTİ
Önceki açıklamalarında ağabey Yolcu veraset ilamı çıkardıklarında kardeşinin üzerine çekilmiş kredileri gördüğünü ve olayı derinlemesine incelediklerini belirtmişti. Ağabey Yolcu, “İlk başta tabi düşünemedik ama aile veraset ilamı çıkarttığımızda kız kardeşimin üzerindeki kredileri gördük. Bunu sorduğumuzda bize ilk başta söylemedi. Biz araştırdıkça bu bireysel ferdi kaza sigortası yaptırdığını öğrendik ve bu bizi normal ölümden farklı bir düşünceye sevk etti. Bu yönde araştırma yaptık, savcılıkla da paylaştık bu bilgileri onlar da gerekli araştırmaları yaptı. Tabi insan bir çocuğu olacağı zaman isim koymak ister. Erkek çocuğu olacaktı ve kız kardeşim Hz. Hamza'yı çok severdi bu yüzden ismini Hamza koymak istedi. Damat ise Hamza değil Toprak olacak demişti. Biz o gün onu öyle düşünmemiştik ama bu olaylardan sonra bunu düşününce buradaki manidarlığı görüyoruz. Bizde oluşan düşünce önceden bu olayın planının, programının yapıldığı yönünde” diye konuşmuştu.
İKİ CAN KAYBETTİK
Kardeşinin ölümüyle iki can kaybettiklerini söyleyen Yolcu, “Kolay değil, ailece kolay şeyler yaşamadık. Bir değil iki can kaybettik. Bunu daha önceden basına yansıtmadık, magazinleşsin istemiyoruz. Bu önemli bir dava, önemli bir olay. Ailece çektiklerimizi biz biliyoruz, 2 buçuk yıldır sabırla ve sessizce adaletin tecelli etmesini bekledik. Kimse kendi adaletini sağlasın istemedik. Bu 2 buçuk yıl kolay geçmedi, zor geçti ve bundan sonraki süreç nasıl olacak hep birlikte göreceğiz. Şuan bu konuları yeniden konuşurken bile ruhum sızlıyor. Hukuk önünde adalet yerini bulsun istiyoruz” şeklinde konuşmuştu.