Oğuz, 'Plan çalışmaları bir an önce yapılmalıdır'
Fethiye Emlakçılar Derneği Başkanı Serdar Oğuz, Fethiye bölgesinde her geçen gün artan kaçak yapılaşma ile ilgili açıklamalarda bulundu. Odamıza ve derneğimize kayıtlı emlakçıların kaçak bir yapının satışını onaylamadığını ifade eden Serdar Oğuz açıklamasında Fethiye Belediyesi ile Muğla Büyük şehir Belediyesinden ve hükümetimizden bölgemizde artma eğiliminde olan kaçak yapılaşma ile ilgili ciddi bir çalışma bekliyoruz, dedi.
“KAÇAK YAPILAŞMAYI ARTIRICI ETKİ YAPTIĞINI GÖRDÜK”
Vatandaşlarımızın mağdur olmasını istemiyoruz diyen Fethiye Emlakçılar Derneği Başkanı Serdar Oğuz açıklamasında “Bölgemizdeki tüm araziler planlanmalı, plansız alan bırakılmamalıdır. Plan çalışmaları bir an önce bitirilmeli, vatandaşın arazisini ne amaçla, nasıl kullanacağı, yapılaşma müsaadesi durumu netleştirilmelidir. Belirsizliğin, imarın gecikmesinin kaçak yapılaşmayı artırıcı etki yaptığını gördük. Geciken, bitmeyen planlama çalışmaları, arazi sahiplerinin arazilerini turizm amaçlı veya yerleşim amaçlı kullanma ihtiyacı, ailelerin gelir ihtiyacı, nüfusun artışı, çocuk evlendirip bahçesine ev açma ihtiyacı, yapılaşma ihtiyacı plansız bir şekilde gelişmeyi getirmiş olduğunu gördük, yaşadık. Bu durumu Kaya Köyü örneğinde gördük yaşadık. Şu anda diğer mahalle ve köylerde de yaşamaktayız.” dedi.
“KAÇAK YAPILAŞMA TURİZMİ OLUMSUZ BİR ŞEKİLDE ETKİLEYECEKTİR”
Fethiye Emlakçılar Derneği Başkanı Serdar Oğuz “Pandemi nedeniyle bölgemize göç arttı. Göçün artmasıyla emlak talebi de artmış oldu. Özellikle bahçeli evlere son bir yıldır yoğun bir talep var. Hem talep artışı hem de enflasyon artışı beklentisi ile birlikte emlak ve arazi fiyatları yükseldi. Bahçeli villalar ve evler alamayanlar tarımsal arazileri satın alarak kaçak yapılaşma yolunu seçmeye başladılar. Bu durum sadece bölgemiz için değil ülkemiz içinde son derece sakıncalıdır. Fethiye ÖÇK bölgesi ve doğal güzellikleri olan bir bölgedir. Kaçak yapılaşma uzun dönemde turizmi olumsuz bir şekilde etkileyecektir. Plansız ve çarpık yapılaşma nedeniyle Fethiye'nin doğal güzellikleri tehlike altındadır. Plansız yapılaşma sadece turizmi değil tarımı da olumsuz etkileyecektir. Fethiye'nin tarımsal üretim potansiyeli düşecek ve kendi nüfusunu doyuramaz hale gelecektir. Böyle bir risk vardır. Bu son derece tehlikeli bir durumdur” dedi.
“TARIMSAL ÜRETİM AMAÇLI DEĞİL, YERLEŞİM AMAÇLI SATIN ALINDI”
Gazetemiz muhabirinin sorularını yanıtlayan Serdar Oğuz “İlçemizde ve bölgemizde pandemiden dolayı konut talebi artmış bulunmaktadır. Enflasyonun da artmasıyla 2020 yılında fiyatların bir önceki yıllara göre % 40 ile % 60 arası arttığını gözlemlemekteyiz. Parası olan ve yatırım yapmak isteyen vatandaşlarımız bu bölgeden emlak ve arazi satın almaktalar. Özellikle bahçeli evler, bahçeli villa emlak fiyatları doruğa yükseldi. Emlak fiyatları şu an yatay olarak seyrediyor. Emlak piyasasında geçici bir yatay durgunluk var. Önümüzdeki süreçte piyasaların ve faizlerin durumuna fiyatların tekrar yükselişe geçeceğini düşünmekteyiz. Fiyatların yükselmesi neticesinde bahçeli ev veya villa alamayanlar genellikle tarımsal arazi yani imarı olmayan arazileri satın almaya başladı. Konteynırlar, tekerlekli evler ve bungalov dediğimiz evler tarım arazilerinde çoğalmaya başladı. Belirgin bir şekilde çarpık ve kaçak yapılaşmanın daha da artacağını gözlemlemekteyiz. Cezasını öderim diyerek tarlaya evler yapılıyor. Cezalar yetersiz. Kaçak yapılar yıkılmıyor. Orman arazilerine bile kaçak yapı yapanları duyuyoruz. Geçtiğimiz yıl tarım arazilerinin çoğunluğu tarımsal üretim amaçlı değil, yerleşim amaçlı satın alındı. Tarım yasasına göre ağaçlandırmak şartı ile 5 bin metrekareden fazla olan bir tarım arazisine konut amaçlı ev inşa etmek mümkün olabiliyor.. 3000 bin metrekare sera yapmak şartı ile tarımsal konut yapılabiliyor. 1 ve 2 dönümlük şeklinde imar planı olmayan tarımsal arazilerde konteynırlarda bir yaşam alanı oluştuğunu görmekteyiz. Doğa tahrip ediliyor ve bölgenin görsel görünümü bozulmaya başladı. İnsan yaşam alanlarının genişlemesiyle, tarım arazilerinin ve çevrenin kirletildiğini görüyoruz. Yerel ve büyük şehir belediyelerinden bölgenin imar planı ile ilgili revizyon ve yeni imar çalışmaları beklemekteyiz. Mahallelerdeki imar planlarının netleştirilmesini istiyoruz. İmar kirliliği ve kaçak yapılaşma sadece yerel yönetimlerin çözeceği bir iş olmaktan çıktı. Merkezi yönetimden bu konuya çözüm getirecek kanuni düzenlemeler beklemekteyiz” dedi.
“EMLAK SEKTÖRÜ PANDEMİNİN DURUMUNA GÖRE SEYİR ALACAK”
Açıklamasına devam eden Serdar Oğuz “edindiğimiz bilgilere göre her yıl Fethiye'nin nüfusu ortalama 5 bin kişi olarak artmaktadır. Bu artış ve göç sonucunda bölgede ev fiyatları artmakta, kiralar yükselmekte, trafik, alt yapı sorunları çoğalmaktadır. Bu göçü durdurmak mümkün değil. Pandemi göç sürecini hızlandırdı. Önümüzdeki süreçte emlak sektörü pandeminin durumuna göre seyir alacak. Pandemide emlak piyasası olumlu bir gelişme gösterdi. Bölgeye talep çoğaldı. Emlak fiyatları arttı. Fethiye'nin ÖÇK bölgesi olması, kısıtlı genişleme imkanı olması fiyatların daha da artmasına yol açmaktadır. İmar planlarının genişleme imkanlarının sınırlı olması uzun dönemde fiyatları daha da arttıracaktır. Planlama çalışmaları hızlandırılmalıdır, aynı zamanda kaçak yapılaşmanın önlenmesi için ciddi çalışmalar bekliyoruz” dedi.